The Times of India tarafından ilk kez bildirilen bu keşif, yaklaşık 15x 15 metre boyutlarında, hassas bir şekilde tasarlanmış bir yapı ortaya çıkarmaktadır. Labirent, ziyaretçiyi içe doğru, sıkı bir şekilde kıvrılmış merkezi bir spirale doğru çeken halkalar oluşturacak şekilde özenle yerleştirilmiş 15 eşmerkezli taş devreden oluşmaktadır ve tasarımının sofistike ve kasıtlı olduğunu vurgulamaktadır.

Caerdroia dergisinin editörü ve labirent araştırmalarında önde gelen bir otorite olan Jeff Saward, bu yapıyı klasik labirent geleneğine ait olarak tanımlarken, bölgedeki kendine özgü bir uyarlamaya da dikkat çekiyor. “Bu labirent klasik aileden, ancak merkezine eklenen spiral, genellikle chakravyuh olarak adlandırılan, Hindistan'a özgü bir özellik” diyor.

Chakravyūha, Hindu destanı Mahabharata'da anlatılan, düşmanları çok sayıda savunma katmanıyla kuşatmak ve alt etmek için tasarlanmış karmaşık bir askeri düzenidir. Labirente olan görsel benzerliği, Hint sembolik ve stratejik geleneklerinde uzun zamandır bilinmektedir.

Bu alan resmi bir kazı çalışmasıyla ortaya çıkarılmadı. Bunun yerine, yerel bir sivil toplum kuruluşuna bağlı yaban hayatı koruma araştırmacıları, çayırlarda saha çalışması yaparken bu sıra dışı taş oluşumunu fark ettiler ve arkeologları bu oluşumun potansiyel önemi konusunda uyardılar.

Uzmanlar, labirentin yaklaşık 2000 yıllık olduğunu tahmin ediyor ve onu, yoğun ticaret ve kültürel alışverişin yaşandığı Satavahana hanedanlığı dönemine tarihlendiriyor.

©Sachin Patil / Heritage Dail

Ön analizler, tasarımın eski Hindistan ile dış dünya arasındaki temasları yansıtıyor olabileceğini gösteriyor. Arkeologlar, labirentin desenleri ile Roma sikkelerinde bulunan motifler arasında benzerlikler olduğunu belirttiler ve bu da kıyı merkezlerinin çok ötesine uzanan Hint-Roma ticaret bağlantılarının olasılığını işaret ediyor.

Bu tür bağlantılar, malların, fikirlerin ve sanatsal etkilerin yaygın olarak dolaştığı Hindistan'ın batı kıyısı boyunca sağlam bir şekilde kurulmuştu.

Arkeolog Patil, bu tür labirentlerin Maharashtra kıyı şeridinden iç kesimlere seyahat eden Romalı tüccarlar için navigasyon veya sembolik işaretler olarak kullanılmış olabileceğini öne sürüyor. “Bu tüccarlar altın, şarap ve değerli süs eşyalarını baharat, ipek ve indigo boyası ile takas ediyorlardı” diyen Patil, labirentin antik ticaret ağları içindeki potansiyel rolünü vurguluyor.

Kaynak: Heritage Dail