İzmir/Smyrna Su Yolları

Unesco Geçici Dünya Mirası listesinde yer alan ve kalıcı adaylık süreci devam eden İzmir Tarihi Kent Merkezinin su ile olan ilişkisi ve alt yapısına dair izleri, Kemeraltı, Basmane ve Kadifekale’yi kapsayan 252 hektarlık bir alanda Hellenistik Dönemden Osmanlı’ya uzanan kesintisiz yerleşim katmanları içinde takip etmek mümkündür. 

Kızılçullu Kuzey Su Kemeri (Smyrna Antik Kenti Kazı Arşivi)

Kadifekale (Pagos Tepesi) ile iç liman arasında MÖ 4. yüzyılın sonu - MÖ 3. yüzyılın başında (Hellenistik Dönemde) kurulan ve günümüze kadar kesintisiz olarak yerleşim gören İzmir (Smyrna) sırasıyla Hellenistik, Roma, Bizans, Beylikler ve Osmanlı dönemlerinin izlerini hala korumaktadır. Ancak İzmir/Smyrna’yı değerli kılan bu çok katmanlı kent silueti beraberinde geçmişe ait su yollarının ve ilişkili yapılarının varlığının değerlendirilmesini dikkate değer ölçüde güçleştirmiştir.  Bu makale, günümüzde tarihi kent merkezini çevreleyen, büyük bölümü modern yapıların altında kalmış olan ve bazıları halen su iletme görevini sürdüren su yapılarını kronolojik olarak aktaracaktır. Böylece odak noktasını teşkil eden Osmanlı Dönemine kadar olan süreç ve kentin ihtiyaçlarının nasıl değiştiği çok daha iyi anlaşılacaktır.

Yukarıda da dile getirildiği üzere MÖ 3. yüzyılda kentin sözünü ettiğimiz alanda inşa edilmesi bir tesadüf değildi. Kadifekale’nin kuzeye bakan yamaçları deniz seviyesinin 100 metre mertebesinden itibaren bazı noktalarda verimli pınarlara sahip olmalıydı. Söz konusu pınarlar, bu pınarlar ile beslenen çeşmeler, kuyular ve sarnıçlar sayesinde alanın ilk yerleşimcileri suyun temini açısından sıkıntı yaşamadılar. Ancak kentin nüfusu her geçen gün artmaktaydı. Bu beraberinde yakın çevredeki kaynak sularının kente yönlendirilmesi sürecini getirecek ve İzmir Hellenistik Dönemden günümüze farklı dönemlerde inşa edilmiş su yollarına sahip olacaktır.

Kızılçullu Güney Su Kemeri (Smyrna Antik Kenti Kazı Arşivi)

Öyleyse bu noktada kentin dışına çıkalım ve şehrin uzak mesafeli iletim hatlarını tanıyalım. İlk ve şuan için, en eski örneğimiz, MÖ 2. yüzyılın sonu ile 1. yüzyılın ilk yarısında inşa edildiğini düşündüğümüz Karapınar Su Yolu. Söz konusu hattın kayıt altına alınması ilk kez G.Weber’in 19. yüzyılın sonundaki çalışması ile mümkün olmuştur. Kentin bilinen en eski su iletim hattı; 750 metre yükseklikte Nif Dağı'nın kuzeybatı yamacındaki kaynağı düzenleyerek kente yönlendirirken sistem, günümüzde Orcanlar, Portara (Büyükkapı)/Kaynaklar, Kokluca, Ufuk Mahallesi, Çamlık, Mehtap Mahalleleri isimleri ile anılan yerleşimleri aşmıştır. Batı yönde ilerleyişinin önündeki en büyük engellerden birini mecrası 26 metreden geçen Yeşildere oluşturmuştur. Sistem bu engeli, Yeşildere’de Öziş ve ekibinin de araştırmalarında ortaya koydukları gibi; ters sifon yaparak aşmış ve 155 metre yaklaşık seviyelerinde Kadifekale’de Şehitlik mevkine ulaşmıştır. Karapınar Su Yolu, kapalı künk sistemleri, su ve hava basıncının kavranmasının ardından geliştirilen büyük çaplı ters sifon sistemleri mühendisliğinin, Pergamon’daki Madradağ su iletim sisteminin ardından dünyadaki en iyi örneklerinden birini teşkil etmedir. 

Kentin bir diğer önemli su yolu bugün varlığı yine Weber'in çalışması sayesinde bilinen Kapancıoğlu Su Yolu’dur. Günümüzde ne Kapancıoğlu’nun kaynağına ne de suyu şehre ulaştıran sisteme dair herhangi bir ize ulaşılabilmektedir. Weber’in tanımlarına dayanarak günümüzde Cengiz Topel Mahallesi sınırları içinde kalan ve Halkapınar Gölcüğü’nün güneyine tekabül eden yüksek bir noktada, Kapancıoğlu olarak anılan zengin bir İzmirli tarafından yaptırılan büyük bir çeşmenin varlığını bilmekteyiz. İzmir 19. yüzyılın sonunda ciddi bir su kıtlığı ile karşı karşıya kalmış ve artan ihtiyacı karşılamak adına 1886'da pompa istasyonu, su deposu ve bağlantı kanallarından oluşan bir derleme biriminin inşaatına başlanmıştır. Olasılıkla bu düzenlemeler sırasında Weber, Kervan Köprüsü’nden sonra doğruca Halkapınar’daki “Diana Hamamları’na” yönelen yerin yaklaşık 1.5 metre altındaki Bizans Dönemine ait olduğunu düşündüğü künkleri tespit etmiştir. Kapancıoğlu Çeşmesi’nin sahip olduğu gür kaynaklar ve şehre uzanan antik yola paralel künk hattına dayanarak bu suyun Erken Roma Dönemi’nden itibaren kullanıldığı ve Bizans Dönemi’nde sistemin elden geçirildiği düşünülmektedir.

Vezirsuyu Su Kemeri (Smyrna Antik Kenti Kazı Arşivi)

Smyrna/ İzmir kentinin Erken Roma Dönemi’nde oluşmaya başlayan, görece barış ortamında (Pax Romana) refah seviyesini arttırdığı, oluşan yeni konjonktüre uyum sağlayarak bayındırlık faaliyetlerine ağırlık verdiği ve kaçınılmaz olarak nüfusun buna mukabil arttığı anlaşılmaktadır. Tam da bu dönemde artan ihtiyacın karşılanması adına şehre su sağlayan ve ismini kaynağından alan ikinci sistemin; Akpınar’ın inşa edildiği anlaşılmaktadır. Akpınar’ın varlığı günümüze ulaşan çok az sayıda mimari altyapı ve iki farklı yazıt ile sabittir. İlk yazıt, İmparator Titus (MS 79-81) zamanında, gelecekteki İmparator Traianus’un babası M. Ulpius Traianus’un eyalet valisi olduğunda Değirmentepe’deki Zeus Akraios/Olympeion Tapınağı’na kadar ulaşan bir su yolu ve yine bu sisteme bağlı kemerler inşa ettirmesi ile ilgilidir. İkinci yazıt su yolunun MS 110/111 yılında bu kez L. Baebius Tullus’un valiliği sırasında onarıldığını ortaya koymaktadır. Yine Weber’in 1899’daki çalışması dikkate alındığında, günümüzde Kısık Mevkinde kaynaklardan derlenen su 130 metre seviyesinden başlayarak Zeus Akraios/Olympeion Tapınağı’nın oturduğu düşünülen 75 metre seviyesindeki Değirmentepe’ye toplam uzunluğu 27 kilometreyi bulan bir su iletim sistemi ile ulaştırılmıştır. Söz konusu sisteme bağlı mimari izler, sadece iki noktada net bir şekilde gözlemlenebilmektedir. Değirmentepe üzerindeki tapınağa ulaştırıldığı genel kabul gören bu iletim hattının kat ettiği mesafe, inşası için harcanan kaynak ve işçilik ile sistemin işler durumda tutulabilmesi için sarf edilecek emek dikkate alındığında sadece bir tapınağa hizmet etmediği anlaşılacaktır. Akpınar’ın ulaştığı son noktada bulunan bir su deposu (castellum aquae) vasıtasıyla Değirmentepe’nin Kemeraltı’na bakan yamaçlarındaki kamu yapı ve çeşmelerine hizmet ediyor olduğu düşünülmektedir.

 

Devamı; Aktüel Arkeoloji Dergisi 89. Sayı “Osmanlı’da İzmir Tanıklığı”

 

Kaynakça

Arundell, Francis Vyvyan Jago. Discoveries in Asia Minor, Cilt 1, Richard Bently, London, 1834.

Aktepe, Münir. “İzmir Suları Çeşme ve Sebilleri ile Şadırvanları Hakkında Bir Araştırma”, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Dergisi, Sayı 30, Edebiyat Fakültesi Basımevi, İstanbul,1976, ss. 135-200.

Arıkan, Zeki. “Sir Paul Rycaut: Osmanlı İmparatorluğu ve İzmir”, The Journal Of Ottoman Studies, Sayı 22, Enderun Kitabevi, İstanbul, 2003, ss. 109-139.

Cadoux, Cecil J. Ancient Smyrna: a history of the city from the earliest times to 324 AD, B. Blackwell, Oxford, 1938.

Chandler, Richard. Travels in Asia Minor and Greece, Cilt 1, Clarendon Press, Oxford, 1825.

Ersoy, Akın. Büyük İskender Sonrasında Antik Smyrna (İzmir), İzmir Büyükşehir Belediyesi Kültür Yayınları,2015.

Ersoy, Akın, Çağdaş Yılmaz, Sarp Alatepeli. “Antik Smyrna’nın Hellenistik-Roma Dönemi Kent İçi Kapalı Sistem Su Kanalları”, Mustafa Büyükkolancı’ya Armağan Kitabı, (Ed. Celal Şimşek, Bahadır Duman, Erim Konakçı), Ege Yayınları, İstanbul, 2015, ss. 277-284.

Hodge, A. Trevor. Roman aqueducts and water supply, Gerald Duckworth &Co. Ltd, London, 2005.

Kosova, Akın. Historical long-distance water conveyance systems to İzmir, (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Dokuz Eylül Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, İzmir, 1999.

“Lamec Saad, Smyrna Planı”, Smyrna/İzmir: Fransız Koleksiyonları Işığında Bir Kentin Portresi Sergi Kataloğu, İzmir Fransız Kültür Merkezi/ İzmir Ticaret Odası, 9 Ekim – 30 Kasım 2006, çev: Gözde Şakar, İzmir, 2006, ss. 107-109.

Malay, Hasan. “Smyrna, Meles ve Halkapınar”, Dr. Eren Akçiçek’e Armağan, (Der. Gökser Gökçay), İzmir, 2010, ss. 131-135.

Özdemir, Yalçın, Akın Kosova, Abdullah Çördük, Ünal Öziş. “İzmir’in Tarihi Su Yolları”, V. Dünya Su Forumu Bölgesel Hazırlıklar Süreci Türkiye Bölgesel Su Toplantıları, Tarihi Su Yapıları Konferansı 26-27 Haziran 2008, İzmir, 2008, ss. 203-206.

Schultz, Stephan. Die Leitungen des Höchsten nach seinem Rath auf den Reisen durch Europa, Asia und Africa/4, Halle in Magdeburgischen: Hemmerde, 1774.

Storari, Luigi. Guide du voyageur à Smyrne; / ou aperçu historique, topographique et archéologique, accompagné du plan de cette ville, levé en 1854, Librairie De Castel, Paris, 1857.

Weber Georg. Die Wasserleitungen von Smyrna 1-2, Jahrbuch des Kaiserlich Deutschen Archaologischen Instituts, Bant XIV, Berlin, 1899.

Wood, C. Alfred. A History of the Levant Company, Frank Cass & Co. Ltd, London, 1964.

http://www.izsu.gov.tr/Pages/standartPage.aspx?id=174 (17.02.2015)

EN ÇOK OKUNANLAR

Köpeğini Gezdiren Çocuk Roma Dönemine Ait Altın Bilezik Buldu

11 yaşındaki bir çocuk, İngiltere'nin Batı Sussex bölgesindeki Pagham yakınlarındaki bir tarlada nadir bulunan altın bir Roma bileziği keşfetti. Romalı askerlere kahramanlıklarından dolayı verilen armilla tipi süslü bir bilezik olan ve MS.1. yüzyıla tarihlenen bilezik, 300 yıldan daha eski bir altın obje olarak, bir adli tıp soruşturmasında resmi olarak hazine ilan edildi.

SON İÇERİKLER