Kadifekale Çevresi ve Mescidinin İzmir Arkeolojisindeki Yeri ve Önemi

Anadolu’nu ve dolayısıyla da dünyanın en önemli stratejik noktalarından birinde yer alan İzmir hem sanayi hem de tarımsal ürünlerin sevk edildiği önemli bir liman kenti olma vasfıyla tarih boyunca Akdeniz ticaretinde ön sıralarda yer almıştır. Kent merkezinde yer alan Yeşilova Höyüğünden elde edilen bulgular İzmir’in tarihi geçmişini bugün itibariyle 8.500 yıl öncesine götürmüş, bu yönü ile de şehri Anadolu’nun en eski yerleşimlerinden biri olarak tescillemiştir.

Kadifekale Mescidi rölöve ve 3D canlandırma.

Arkeolojik veriler, Kadifekale eteklerinde şekillenerek bugünkü İzmir’in temellerini atan imar faaliyetlerinin MÖ 4-3. yüzyıllarda Bayraklı bölgesindeki yerleşim alanından taşınarak gerçekleştiğini göstermektedir. Dolayısıyla bu tarihten itibaren Antik dönemde Pagos Dağı olarak bilinen Kadifekale merkezli İzmir şekillenmeye başlamış ve bugüne kesintisiz olarak ulaşmıştır.

Yaklaşık 16 asırdan sonra 1317’de Aydınoğlu Mehmet Bey Kadifekale’yi ele geçirmiş ve İzmir’deki Türk hâkimiyeti başlamıştır. 18. yüzyıla kadar şehrin haritalarında gösterilen ve gravürlere konu olan, doldurulduğu için bugüne ulaşamayan, Limankale ve yakın bölgesinin fethi takip eden ilk yüzyıllarda gayrimüslimlerin yerleşim alanı olarak kullanıldığı, Kadifekale ve eteklerinde ise yoğun olarak Türklerin bulunduğu anlaşılmaktadır. 1424 yılından itibaren Osmanlı topraklarının bir parçası konumuna gelen İzmir Türk dönemindeki asıl gelişimini 16 ve 17. yüzyılda gerçekleştirir.

Piri Reis, Kitab-ı Bahriye1521. İzmir Körfezi ve Antik Liman.

Bu dönemde Çorakkapı (Basmane) bölgesinden başlayarak Tilkilik ve Kemeraltında yoğun olarak Türk nüfusun yaşadığı gerek sivil ve gerekse dini mimariye ait yapılarıyla söz konusu bölgenin İzmir’in merkezini oluşturduğu anlaşılmaktadır. Bugüne ulaşan ve Kemeraltı, Başdurak, Kestane Pazarı, Şadırvan ve Hisar Camileriyle iç limanı adeta bir gerdanlık gibi kuşatan yapılar 16 ve 17. yüzyıldaki şehrin demografik yapısı hakkında da önemli bilgiler sunmaktadır. Limankale’nin doğusunda Kemeraltı ve Tilkilik bölgesinin arasında kalan Smyrna Agorası, Roma ve Bizans döneminin ardından önemini yitirmiş, Osmanlı İzmir’inin mezarlığı olarak kullanılmıştır. Devam eden Arkeolojik kazılarla Roma ve Bizans başta olmak üzere Osmanlı Arkeolojisi hakkında önemli veriler sunan Smyrna Agorası bugün itibariyle şehrin tarihi odak merkezi kabul edilmektedir. İzmir için stratejik bir konumda yer alan Kadifekale’nin tarihi ile ilgili en önemli veri MÖ 3. yüzyıla tarihlenen sikke buluntularıdır. Bayraklı Smyrna’sından Agora Smyrna’sına uzanan öykü de yaklaşık olarak aynı tarihlerde gerçekleşmiştir. Yeni Smyrna’nın en önemli yapısı kuşkusuz bugünkü adı ile Kadifekale olmalıdır. Bugüne ulaşan mimari izlerden çok sayıda onarım geçirdiği anlaşılan kalenin en önemli yapısal unsurlarının Bizans döneminde inşa edilen sarnıçlar olduğu, Türk dönemine ait olan tek yapının da 1880’lere kadar ayakta olan Kadifekale Mescidi olduğu anlaşılmaktadır.

Kadifekale, Kale Mescidi.

Başta Evliya Çelebi olmak üzere birçok gezginin ilgisini çeken Kadifekale ve mescit İzmir’in Anadolu Beylikler Dönemine ait en önemli tanığıdır. Üzerinde çeşitli görüşler ileri sürülen mescit, kimi zaman resmî belgelere bile yansıyan “şapel” ifadesi ile de anılmıştır ne yazık ki. 2010 ve 2011 yılarında İzmir Smyrna Antik Kenti Kazıları kapsamında Doç. Dr. Akın Ersoy başkanlığında yürütülen kazılarla ortaya çıkarılan Kadifekale Mescidine ait çeşitli temel ve duvar parçaları heyecan uyandırmıştır. En önemlisi ise plan şeması, kayalık zemine oturtulmuş temel kalıntıları ve mihrap nişi ile mescidin bir şapelden dönüştürüldüğü iddiasının çürütülmüş olmasıdır. Açık bir şekilde İslami dönem ibadet yapısı olduğu anlaşılan kalıntıların bir diğer önemli özelliği de konumu nedeniyle İzmir’de Türk-İslam dönemine ait tespit edilen ilk Müslüman ibadet yapısı olmasıdır. Bilindiği gibi Türk fetih geleneği uygulamalarından biri de fetih sürecinin ardından inşa edilen ya da dönüştürülen fetih camisi geleneğidir. Bu doğrultuda inşa edildiği düşünülen Kadifekale Mescidinin ne yazık ki bugüne ulaşmış bir kitabesi ya da inşa tarihini işaret eden bir belge bulunmamaktadır. Öte yandan 19. yüzyılın ikinci yarısında faaliyet gösteren “Fransız Fotoğrafçılar Rubellin’in Oğulları Stüdyosu” tarafından çekilmiş bir fotoğraf bugün için en önemli belge niteliğindedir.

Sarnıç ve Kadifekale Mescidi, Rubellin, 19. yüzyıl II. yarısı.

Devamı; Aktüel Arkeoloji Dergisi 89. Sayı “Osmanlı’da İzmir Tanıklığı”

 

Kaynakça

 

A. Temizkan - M. Akan, Evliya Çelebinin Gözüyle İzmir ve Çevresi-I, (Ed. M. Ekici-T. Gökçe), İzmir 2013.

Boran, Ali., Anadolu’daki İç Kale Cami ve Mescidleri, Ankara 2001.

Ayverdi, E.H., The Mosque İn Early Otoman Architecture, Chicago 1968.

Foss, Clive – Winfield, David., Byzantine Fortifications An Introduction, Pretoria 1986.

Kütükoğlu, S. Mübahat., XV ve XVI Asırlarda İzmir Kazasının Sosyal ve İktisadi Yapısı, İzmir 2000.

Evliya Çelebi Seyahatnamesi, (Hazırlayanlar: Yücel Dağlı-Seyit Ali Kahraman-Robert Dankoff), Yapı Kredi Yayınları, 9. Kitap, İstanbul 2005.

Evliya Çelebi Seyahatnamesi, (Türkçeleştiren ve Sadeleştiren: Mümin Çevik), İstanbul, 1935.

Evliya Çelebi, Seyahatname, (Türkçeleştiren ve Sadeleştiren: S. A. Kahraman - Y. Dağlı - R. Dankoff), İstanbul, 2005.

Ungan, Işık., İzmir Camileri, İ.Ü.Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölüm Mezuniyet Tezi, no: 248, İstanbul 1968.

Wolfgang Müler-Wiener, “Die Stadtbefestigungen von Izmir, Sığacık und Candarlı”, İstanbuler Mitteilungen, 12, Tübingen, 1962.

Aktepe, Münir., “Osmanlı Devri Camileri Hakkında Ön Bilgi II”, Tarih Enstitüsü Dergisi, S.4-5, İstanbul 1973-74.

166 Numaralı Muhasebe-i Vilayet-i Anadolu Defteri (937/1530), T.C. Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığı, Yayın Nu: 27, Ankara 1995.

Erdoğru, M.Akif., “Onaltıncı Yüzyılın İkinci Yarısında  İzmir ve Çevresi”, Son Yüzyıllarda İzmir ve Batı Anadolu Uluslararası Sempozyumu Tebliğleri, İzmir 1994.

Baykara, Tuncer., İzmir Şehri ve Tarihi, İzmir 1974. 

Uzunçarşılı,  İ. Hakkı., Anadolu Beylikleri, Ankara 1988.

Turan, Şerafettin., Türkiye İtalya  İlişkileri, İstanbul 1990.

Donald, M. Nicol., Bizans’ın Son Yüzyılları, (Çev. Bilge Umar), İstanbul 1999.

Lemerle,Paul., L’émirat   D’Aydın Byzance et L’occident, recherches sur “La Gest D’Umur  Pacha, Paris 1957.

Doukas, Mikhael., Tarih Anadolu ve Rumeli 1326-1462, (Çev.Bilge Umar), İstanbul 2008.

İbn Batuta Seyahatnamesi, (Çev: A. Sait Aykut), Yapı Kredi Yayınları, İstanbul 2004.

EN ÇOK OKUNANLAR

Tarlada Yürüyüş Yapan Kadın 2150 Gümüş Sikke Buldu

Prag'ın güneydoğusundaki Kutnohorsk kentinde tarlada yürüyüş yapan bir kadın, çiftçilik faaliyetleri sırasında yüzeye çıkan birkaç gümüş sikkeye rastladı. Çek Cumhuriyeti'nde şimdiye kadar bulunan en büyük erken ortaçağ sikke istifini açığa çıkardığının farkında değildi.

SON İÇERİKLER