Kadyanda'nın Sırları Çözülecek

Muğla ili Fethiye İlçesi Üzümlü Mahallesinde yer alan antik yerleşim, mahallenin güneyinde 915 m yükseklikteki tepe üzerinde konumlanır.

Tonozlu Mezar ©Kadyanda Kazı Arşivi

Yerleşimin adının son eki  “anda” ile bitmesinden dolayı yerleşimin erken döneme uzanan tarihsel bir geçmişi olduğunu göstermektedir. Kentte bulunan yazıtlar ve nekropolde yer alan mezarlar ile kent MÖ 5 yüzyıla uzanan bir geçmişe sahiptir. Kentin tarihçesi ile ilgili olarak tespit edilen yazıt ile Likyanın Hekotomnoslar idaresi altındayken diğer Likya kentleri ile beraber kente  hükümdar Piksadoros tarafından yapılan bir bağıştan bahsedilmektedir. Pınara Tlos ve Cadianda’nın Kaunos’a karşı yapılan bir isyanda bu hükümdara yardım ettiği anlaşılmaktadır. Kente ait sikkeler kesinlikle tanımlamazken kentin yayıldığı alandaki yapılar Roma Dönemindeki görkemini göstermektedir.

Kentin konumu, ihtişamı ile önemli bir gücün göstergesi olarak tanımlanabilir. Üzümlü mahallesinden güneye doğru kente ulaşan patika yol üzerinde kentin nekropol alanına ait anıt mezarlar yer almaktadır. Şehrin bu bölümünde yoğun şekilde alt yamaçlarda lahit veya diğer mezar tipleri ile karşılaşılmaktadır.

Nekropol Heroon ©Kadyanda Kazı Arşivi

Kentin güneyinde surlar içinde Helenistik dönemde yapılmış Roma Döneminde onarılan bir tiyatro yer almaktadır. Kentin merkezinde 9 m genişliğinde birkaç yüz metre uzunluğunda uzun açık bir alan yer almaktadır. Bu alanın kuzeyindeki oturma basamakları bu alanın bir stadyum olarak kullanıldığını göstermektedir. Yazıtlar kentte kutlanan iki atletizm festivalinden bahsetmektedir. Stadion çevresinde birçok sporcuya ait heykel kaideleri bulunmaktadır. Yazıtların gösterdiği stadiona yakın yapının İmparator Vespaniusun kente bir hamam yaptırdığı anlaşılmaktadır.

Helenistik ve Roma Dönemi Sur ©Kadyanda Kazı Arşivi

Stadionun kuzeyinde oldukça anıtsal bir yapıya ait olasılıkla Dor düzeninde bir tapınağın tüm parçaları ile yerinde korunduğu yapı konumlanmaktadır. Yerleşimin güneybatısında 82 m uzunluğunda stoa olabilecek kalıntılar yer almaktadır.  Kentte Roma dönemine ait su ihtiyacını karşılaması birçok sarnıç yapılmıştır.

Roma Dönemi Stadion ©Kadyanda Kazı Arşivi

Kentte günümüze kadar yapılan çalışmalarda çok az kalıntı tanımlanmış ve kent tarihçesi bu bilgilerle sınırlı kalmıştır. Kent territoriumunun yerleşimin bulunduğu alandan daha fazlasını içerdiği kentin çevresine yayılan kalıntılardan anlaşılmaktadır. Kent ve çevresinde son yıllarda epigrafik yüzey araştırmaları dışında bilimsel çalışmalar gerçekleşmemiştir.

Heroon ©Kadyanda Kazı Arşivi

 

2022 yılı çalışma planı ve destekçiler

 

Fethiye İlçesi Yeşilüzümlü Mahallesi sınırları içerisinde yer alan Helenistik ve Roma dönemi kalıntılarını barındıran Kadyanda Antik kentinde arkeolojik kazı çalışmalarına başlanmıştır. Kültür ve Turizm Bakanlığının izni, Fethiye Müzesi başkanlığında, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Arkeoloji Bölümünden Doktor Öğretim Üyesi Şahin Gümüş’ün bilimsel danışmanlığında yürütülen kazı çalışmalarına ilk etapta Muğla Valiliği, Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı tarafından desteklenmektedir. Ayrıca Fethiye Belediyesi Yeşilüzümlü muhtarlığı da kazı çalışmalarına katkı sunmaktadır. Kazı çalışmalarında 10 işçi 4 uzman personel görev almaktadır. 21 Temmuz 2022 tarihinde başlayan kazı çalışmaları 4 ay olarak planlanmış ve çalışma alanları Kadyanda Antik kenti Güney Nekropolü, Helenistik dönem tiyatrosu, kentin M.Ö. 5. Yüzyıla tarihlenen Likya mezar anıtları şeklinde programlanmıştır. Antik kent Likçe yazıtlarda ‘’Kadawanti’’ olarak bilinmektedir. Kentten günümüze ulaşan kalıntılar daha çok Helenistik ve Roma Dönemine aittir. Kentte tanımlanabilen yapı grupları arasında Stadion, Hamam, Tiyatro ve Agora sayılabilir. Likya Bölgesinin önemli kentlerinden olan Kadyanda’da çalışmalara arkeolojik kazılar dışında belgeleme ve restorasyon projelerinin hazırlanmasına yönelik devam edecektir.

 

 

EN ÇOK OKUNANLAR

Tarlada Yürüyüş Yapan Kadın 2150 Gümüş Sikke Buldu

Prag'ın güneydoğusundaki Kutnohorsk kentinde tarlada yürüyüş yapan bir kadın, çiftçilik faaliyetleri sırasında yüzeye çıkan birkaç gümüş sikkeye rastladı. Çek Cumhuriyeti'nde şimdiye kadar bulunan en büyük erken ortaçağ sikke istifini açığa çıkardığının farkında değildi.

SON İÇERİKLER