San Giuliano nekropolü MÖ 7. yüzyıldan 3. yüzyıla kadar kullanılmıştır, dolayısıyla bu mezar iskanın ilk yıllarına tarihlenmektedir. Kayaya oyulmuş oda mezar, girişi örten devasa bir levha ile kapatılmıştır. Arkeologlar, mezarın içindeki zengin cenaze eşyalarını ortaya çıkarmak için levhayı kaldırmayı başardılar.

Mezar odasını kapatan levhanın kaldırılmasıyla, birçoğu Etrüsk geometrik üslubuna uygun, ince boyalı çanak çömlekten yapılmış çok sayıda kap ortaya çıkmıştır. Bu nesneler, mezarın nihai olarak kapatılmasından önce gerçekleştirilen kesin bir ritüele yanıt veriyor gibi görünmektedir. Sol mezar yatağında bir leğen ve merhum için yapılmış birkaç tunç süs eşyası hâlâ in situ olarak seçilebilmektedir.

İçindekiler şu anda yerinde titizlikle belgelenmektedir. Özellikle girişe yerleştirilen ve arkeologların cenaze ritüellerinin bir adımı olarak oraya bırakıldığını düşündükleri bir vazo dikkat çekiyor. Mezar kazılmadan önce her kap kaydedilecektir. Stratigrafik kazı daha sonra merhumun kimliği ve sosyal konumu hakkında daha fazla bilgi sağlayacaktır.

San Giuliano nekropolünde, çok az izi kalan bir yerleşime bağlı 500'den fazla mezar bulunmaktadır. Mezarların çoğu ya antik dönemde ya da modern hırsızlar tarafından yağmalanmıştır ve sağlam olanları son derece nadirdir. Bu durum, bu keşfi sadece içerdiği arkeolojik malzemeler açısından değil, aynı zamanda Etrüsk kültürünün bu erken dönemine ait cenaze ritüelleri hakkında bize söyleyebilecekleri nedeniyle de istisnai kılmaktadır.

Kaynak: The History Blog