Çiçek halısı mozaiği ilk olarak 1962 ve 1963 yılları arasında Carabinieri kışlasının inşaatı sırasında yapılan kazılarda keşfedildi. 10,10 x 7,60 metre boyutlarında olan mozaik, 250 metre kare bir alanı kaplıyor. Çiçek desenli orta panel, guilloche desenli bir bordürle çevrilidir. Panel, beyaz renkli geniş bir bordürle çerçevelenmiş olup, üzerinde ince bir çift siyah fayans bordür, ardından yine geniş bir beyaz alan, bir başka ince siyah bordür, ince bir beyaz bordür ve son olarak duvarlara kadar uzanan kalın bir siyah bordür bulunmaktadır.

Çiçekli halı ve guilloche bordüründe sadece küçük kayıplar dışında olağanüstü bir durumdaydı. Bordür alanlarında kaybolan mozaik parçaları da sınırlıdır ve zeminin büyük çoğunluğu sağlamdır. Eşit aralıklarla yerleştirilmiş sütun kaideleri yerinde bulunmuştur ve inanması zor olsa da, mozaik modası geçtikten sonra eklenen bir örtünün destekleri olarak kullanılmış gibi görünmektedir. Muhtemelen basit bir ahşap döşeme zemindi.

©Aquileia Foundation

1962 yılında kazı ekibini yöneten arkeolog Luisa Bertacchi, inşaat çalışmaları sürerken mozaiğin zarar görmemesi için yeniden gömülmesini sağladı. Eski şaheserin üzerine inşaat yapılmaması için kışla yeri geriye taşındı. Bugün eski kışla, Aquileia Vakfı tarafından, sahada çalışan profesörler ve öğrenciler için 24 yataklı bir kampüs konukevi haline getiriliyor.

Zemin yeniden kaplandı, ancak bu sadece kış boyunca güvenliğini sağlamak için yapıldı. Hava ısınır ısınmaz mozaik temizlenip korunacak ve yerinde halka açık sergilenecektir. Eski Carabinieri kışlası ile komşu arkeolojik alan (lüks bir villanın bulunduğu Roma dönemi malikanesi) arasındaki duvar yıkılacak, böylece çiçekli halı yapısı ile malikane arasındaki bağlantı ayrıntılı olarak incelenebilecektir. Arkeologlar, buranın 4. yüzyılda zengin bir Aquilean'a ait devasa bir konut olabileceğini tahmin ediyor.

Günümüz İtalya'sının Friuli Venezia Giulia bölgesinde bulunan Aquilea, MÖ 181'de Roma'nın askeri kolonisi olarak kuruldu. Hızla önem kazanan şehir, 2. yüzyılda tahmini 200 bin kişilik bir nüfusa ulaştı. Mozaiğin yapıldığı 4. yüzyılda, şehirde bir imparatorluk sarayı ve imparatorlar yaşıyordu. İmparatorluğun en önemli şehirlerinden biri olan Aquileia, bu nedenle büyük bir hedef haline gelmişti. MS 401'de Alaric komutasındaki Vizigotlar tarafından işgal edildi ve 452'de Hun İmparatoru Attila'nın saldırısıyla neredeyse tamamen yerle bir edildi. Bu mozaiğin bu kadar büyük bir saldırıdan bu kadar iyi durumda kurtulmuş olması inanılmaz bir şey.

Kaynak: The History Blog