Vikingler İle Amerikan Yerlileri Sanılandan Daha Erken Ticaret Yapmış Olabilir

İsveç'teki Lund Üniversitesi liderliğindeki uluslararası bir araştırma ekibi, antik mors DNA'sını inceleyerek Viking Çağı'ndaki mors fildişi ticaret yollarının izini sürdü. İskandinav Vikingleri ile Arktik Yerli halklarının, Kristof Kolomb'un Kuzey Amerika'yı “keşfetmesinden” birkaç yüzyıl önce, muhtemelen Yüksek Arktik Grönland'ın uzak bölgelerinde buluşup fildişi ticareti yaptıklarını tespit ettiler.

Mors kafatası, Danimarka Doğa Tarihi Müzesi. ©Mikkel Høegh-Post

Ortaçağ Avrupa'sında, aralarında mors fildişinin de bulunduğu seçkin ürünlere muazzam bir talep vardı. Vikinglerin fildişi ticaretinde hayati bir rol oynaması, yeni fildişi kaynakları arayan İskandinavların Kuzey Atlantik'e, İzlanda'ya ve ardından Grönland'a doğru genişlemesine neden oldu.

Lund Üniversitesi Arkeoloji Profesörü Peter Jordan, yaptığı açıklamada: “Bizi asıl şaşırtan, Avrupa'ya ihraç edilen mors fildişinin büyük bir kısmının Yüksek Arktik'in derinliklerinde yer alan çok uzak avlanma alanlarından geliyor olmasıydı. Daha önce, İskandinavların Grönland'ın güneybatısındaki ana yerleşim yerlerine yakın yerlerde mors avladıkları varsayılıyordu”.

Araştırmacılar, ticareti yapılan mors eserlerinin tam olarak nereden geldiğini yeniden yapılandırmak için genetik “parmak izi” kullandılar.

Kopenhag'daki Globe Enstitüsü'nden Dr. Morten Tange Olsen: “Kuzey Atlantik Arktik bölgesinde çok çeşitli yerlerden elde edilen mors örneklerinden antik DNA elde ettik. Bu bilgiler sayesinde, Grönland İskandinavları tarafından Avrupa'ya ticareti yapılan mors eserlerinin genetik profillerini çok özel Arktik avlanma alanlarıyla eşleştirebildik,” diye açıklıyor.

Araştırma ekibinin üyeleri (Greer Jarrett) Grönland İskandinav denizcilik yeteneklerini anlamak için deneysel gemilerle yolculuklar gerçekleştirdi: Yüksek Arktik Grönland'daki Kuzey Suyu Polinya'sında mors fildişi toplamak için İskandinavlar tarafından kullanılmış olması muhtemel büyük keşif gemilerinden biriyle gece seyri. ©Greer Jarrett

Yeni sonuçlar ortaya çıkmaya başladıkça, bir başka kilit soru daha ortaya çıktı: Eğer fildişi Yüksek Arktik'ten elde ediliyorsa, Grönland İskandinavları buzlarla dolu Arktik sularının bu kadar derinlerine inecek denizcilik becerilerine ve teknolojilerine sahip miydi?

Araştırma ekibi üyesi Greer Jarrett bu soruya benzersiz bir şekilde yanıt aradı: Geleneksel klinker yapımı Norveç tekneleriyle deneysel yolculuklar yaparak olası yelken rotalarını gerçekten yeniden inşa etti.

Lund Üniversitesi'nde doktora araştırmacısı olan Greer Jarrett, yaptığı açıklamada: “Mors avcıları muhtemelen deniz buzu çekilir çekilmez İskandinav yerleşimlerinden ayrıldılar. Uzak kuzeyi hedefleyenlerin, kıyı boyunca seyahat etmek, mors avlamak, derileri ve fildişlerini işleyip gemilerinde depolamak ve denizler tekrar donmadan önce evlerine dönmek için çok dar bir mevsimsel aralığı vardı.”

Svalbard'da morsların barındığı alan. ©Morten Tange Olsen

İskandinavlar tehlikeli yolculuklarını tamamladıktan sonra neyle karşılaşmış olabilirler? Daha da önemlisi, bu uzak Yüksek Arktik avlanma alanları boş bir kutup çölü değildi; buralarda Thule Inuitleri ve muhtemelen mors ve diğer deniz memelilerini avlayan diğer Yerli Arktik halkları da yaşıyor olmalıydı.

Yeni araştırma, Avrupalı İskandinavlar ile Kuzey Amerika Yerli halkları arasında uzun süredir tartışılan çok erken karşılaşmaların varlığına dair daha fazla bağımsız kanıt sunarken, Kuzey Suyu Polinya'sının bu kültürler arası buluşmalar için önemli bir arena olduğunu da doğruluyor.

“Bu, tamamen farklı iki kültürel dünyanın buluşması olabilirdi. Grönland İskandinavları Avrupalı yüz hatlarına sahipti, muhtemelen sakallıydılar, yünlü giysiler giyiyorlardı ve kalas yapılı gemilerle yelken açıyorlardı; demir uçlu mızraklarla avlanma yerlerinde mors avlıyorlardı” diyor Jordan.

Mors kafatası, Danimarka Doğa Tarihi Müzesi. ©Mikkel Høegh-Post

Buna karşılık, Thule İnuitleri Kuzey Kutbu'na adapte olmuş uzmanlardı ve açık sularda deniz aygırı avlamalarını sağlayan sofistike geçişli zıpkınlar kullanıyorlardı. Sıcak tutan ve yalıtılmış kürk giysiler giyerlerdi ve daha Asyalı yüz hatlarına sahip olurlardı; kürek çekerlerdi ve hepsi de iskelet üzerine gerilmiş hayvan derilerinden yapılmış açık umiak tekneleri kullanırlardı.

“Elbette bunu hiçbir zaman tam olarak bilemeyeceğiz, ancak daha insani bir düzeyde, Yüksek Arktik'in geniş ve korkutucu manzaraları içinde çerçevelenmiş bu olağanüstü karşılaşmalar, muhtemelen sosyal etkileşimi, paylaşımı ve muhtemelen alışverişi teşvik eden bir dereceye kadar merak, hayranlık ve heyecan içeriyor olmalıydı.

Jordan sözlerini şöyle tamamlıyor: “Bu etkileşimleri ve motivasyonları, özellikle de hem yerli hem de daha ‘Avrupa-merkezci’ İskandinav perspektifinden doğru bir şekilde anlamak için çok daha fazla çalışma yapmamız gerekiyor.”

Çalışma Science Advances dergisinde yayımlanmıştır.

Kaynak: PHYS ORG

EN ÇOK OKUNANLAR

Tarlada Yürüyüş Yapan Kadın 2150 Gümüş Sikke Buldu

Prag'ın güneydoğusundaki Kutnohorsk kentinde tarlada yürüyüş yapan bir kadın, çiftçilik faaliyetleri sırasında yüzeye çıkan birkaç gümüş sikkeye rastladı. Çek Cumhuriyeti'nde şimdiye kadar bulunan en büyük erken ortaçağ sikke istifini açığa çıkardığının farkında değildi.

SON İÇERİKLER