Gemi Batığından 1100 Yıllık Kapağı Açılmamış Amphora Çıkartıldı

Antalya'nın Kaş ilçesi açıklarında robotlar yardımıyla yapılan su altı kazılarında gemi batığından çıkarılan 1100 yıllık, ağzı kapalı amphora arkeologları heyecanlandırdı.

1100 yıllık amphora.

Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü Başkanı ve kazının bilimsel danışmanı Doç. Dr. Hakan Öniz ve 20 kişilik dalış ekibi, Akdeniz açıklarında su altı kazısı yapıyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığının "Geleceğe Miras Projesi" kapsamında Antalya Müzesi adına çalışma yürüten ekip, Kaş ilçesi Besmi Adası'nda denizin metrelerce derinliğinde robotlar yardımıyla kazı gerçekleştirdi.

1100 yıllık amphora.

Özenle sürdürülen kazı sonucunda yaklaşık 45-50 metre derinlikteki gemi batığından ağzı kapalı amphora çıkarmayı başaran ekip, büyük heyecan yaşadı.

Direkt karaya çıkarılmadan belirli aşamalardan geçirildikten sonra Kemer'deki Akdeniz Üniversitesi Sualtı Arkeolojisi Laboratuvarına götürülen amphora, önce mikroskop ve özel büyüteçler yardımıyla incelendi. Ardından, Antalya Bölge Kurulu uzmanları ve laboratuvar restoratörleri tarafından keski, çekiç ve küçük aparatlar yardımıyla bir saat süren titiz çalışmayla amphoranın ağzı açıldı.

1100 yıllık amphora.

 

Uzmanlar, amphora içindeki malzemeden numuneler alarak, çıkarılanların ne olduğunun belirlenmesi için analiz çalışmasına başladı.

Amphoranın ağzı açılırken heyecanlı anlar yaşayan bilim insanları, malzemenin dokusuna, içeriğine, kokusuna bakarak ne olduğunu anlamaya çalıştı.

1100 yıllık amphora.

Kazı heyeti başkanı Doç. Dr. Hakan Öniz, 1100 sene önce Filistin'in Gazze kıyılarından çıkan ticaret gemisinin muhtemel fırtınayla Akdeniz kıyılarında battığını tahmin ettiklerini söyledi.

O dönemde Gazze'nin önemli ihraç ürününün zeytinyağı olduğunu, Tekirdağ Şarköy-Gaziköy'den de muhtemelen şarap ihraç edildiğini anlatan Öniz, "Bu ticaret gemisi birden fazla limana uğrayan bir gemi. 9. ve 10. yüzyıl Abbasi egemenliğinin yani İslam egemenliğinin olduğu dönem. Gemideki muhtemel şarap taşıyan amphoralara bakarak Filistin'de halkın şarap tükettiğini düşünmüyoruz ancak bölgede göçmenlerin, Hristiyan hacıların ya da Kudüs'ü ziyarete gelenlere hediye olarak yollanan malzeme olabileceğini düşünüyoruz." diye konuştu.

1100 yıllık amphora.

Bunun dünyada çok nadir olan bir durum olduğunu belirten Öniz, yaptığı açıklamada: "Amphoranın ağzının bin küsur sene boyunca kapalı olarak beklemiş olması ünik bir durum. Zeytin çekirdekleri, zeytinyağı, şarap veya balık sosu olabilir diye düşünüyorum ama bambaşka bir şey de olabilir. Hakikaten çok heyecanlı bir süreç çünkü ağzı kapalı bir amphora. 1100 sene sonra amphoranın ağzı açıldı ve içinde ne var, analiz sürecinden sonra belli olacak. Açılması heyecan vericiydi, sonucu beklemek çok daha heyecanlı."

1100 yıllık amphora.

Akdeniz Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Malzeme Bilimi ve Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meltem Asiltürk Ersoy da meslek hayatında ilk kez kapalı amphoranın içindeki malzemeyi inceleyeceğini söyledi.

Çamurumsu örnekler gözüktüğünü anlatan Ersoy, "1100 yıllık süreçte deniz ortamında, hem basınç altında hem de sıcaklık değişimlerine bağlı olarak neler olduğunu anlamaya çalışacağız. Bilimsel çalışmalar tek analizle olmuyor, pek çok analizin birbirini doğrulaması gerekiyor. O yüzden bu süreç uzun olacak. O döneme ait bilgilerle analiz sonuçlarını birleştirerek sonucu bilim ve arkeoloji dünyasına sunacağız." ifadesini kullandı.

Amphoranın tuzdan arındırma ve kapağının açılma işlemlerini gerçekleştiren restoratör konservatör Rabia Nur Akyüz ise amphoranın sürekli ıslak kalmasını sağlayarak, üzerindeki oluşumların kurumaması için hassas çalışma yaptıklarını anlattı.

Kaynak: TRT HABER

EN ÇOK OKUNANLAR

Tarlada Yürüyüş Yapan Kadın 2150 Gümüş Sikke Buldu

Prag'ın güneydoğusundaki Kutnohorsk kentinde tarlada yürüyüş yapan bir kadın, çiftçilik faaliyetleri sırasında yüzeye çıkan birkaç gümüş sikkeye rastladı. Çek Cumhuriyeti'nde şimdiye kadar bulunan en büyük erken ortaçağ sikke istifini açığa çıkardığının farkında değildi.

SON İÇERİKLER