Kahin Tepe

Kahin Tepe, Kastamonu Araç ilçesine yaklaşık 4 kilometre uzaklıkta, İhsangazi-Araç asfaltının kuzeyinde, Araç Çayı’na bir burun yaparak uzanan bir yamaç yerleşimidir. Başköy Filyos Barajı kurtarma kazısı çerçevesinde gerçekleştirilen çalışmalar 3 sezondur devam etmektedir. İlk sezondan itibaren sembolik ve majik bir amaçla üretilmiş mermer mızrak uçları, mermer fallus ve stilize “T”ler kazı çalışmaları sırasında bulunmuştur.

Çalışmalarımız ilerledikçe buluntular ve açığa çıkartılan oval planlı çukur yapıya ait duvarların yapının içerisine doğru çöktüğü, fakat bu duvarların bilinçli bir şekilde mi tahrip edildiği yoksa yapının kendiliğinden mi tahrip olduğu anlaşılamamıştır. Yapının ise kesit görüntüsünden gömüldüğü anlaşılmıştır. Yapının “sıvalı” tabanda herhangi bir buluntuya rastlanılmamıştır. Dolayısıyla bu bize yapının boşaltıldıktan sonra gömüldüğünü düşündürmektedir. Yapıdan veya tabakadan herhangi bir karbon ya da kemik numune bulunmadığı için tam tarihlendirme henüz yapılamamıştır. Yapının korunmuş duvarlarında yapılan çalışmalarda duvar içine bırakılmış alet ve sembolik objeler tespit edilmiştir. Yerleşimin Akeramik Neolitik Döneme ait olduğunu düşünmemize neden olan şeyler; ovalplanlı, sıvalı tabanlı çukur yapı ve dönemin dini inancıyla ilişkili olduğunu düşündüğümüz objelerdir. Yakındoğuda Fırat, Dicle ve Ürdün nehirlerinin havzaları ‘Verimli Hilal’ olarak adlandırılır. Verimli hilalin kuzey kısmında bulunan Çayönü, Hallan Çemi, Nevali Çori ve Göbekli Tepe yerleşmelerinde gözlemlediğimiz budönem kültürünün en önemli verileri;mimari, ölü gömme gelenekleri, prestij eşyaları, sembolik objelerdir.

Bu dönemin son derece nitelikli, karmaşık bir dinsel sanat anlayışı ve objelerinin olduğunu bilmekteyiz. Bu dini anlayışın verimli hilalden bu kadar uzakta Karadeniz Bölgesinde tespit edilmesi Anadolu arkeolojisi için çok önemli bir keşiftir. Bu dönemin sosyal yapısını anlamamız için konut ve kült yapıları da çok önemlidir. Biz henüz konut ve kült yapısına ait kalıntılara ulaşamamamıza rağmen, kült yapıları için tasarlanmış çok özel dikmeler kazı çalışmalarında belirlenmiştir. Bu dikmelerin en yakın benzerleri ise yine Güneydoğu Anadolu'da Gusir Höyük, Boncuklu Tarla gibi yerleşimlerde Akeramik Neolitik Dönemde tespit edilmiştir. Batı Anadolu’da ise Gökçeada Uğurlu- Zeytinlik höyüğünde Neolitik Döneme tarihlenen anıtsal yapıda bir dikme bulunmaktadır.

Kahin Tepe’de açığa çıkartılan oval planlı çukur yapı, ne konut ne de kült yapısıdır. Sürtme taş objelerin işlenmesinde kullanılan taş aletler, bunların yapımı için kullanılan radyolarit ve çakmaktaşı çekirdekler de yapıda bulunmuştur. Şimdiye kadar obsidyen aletler veya çekirdekler tespit edilememiştir. Bölgenin çakmaktaşı ve diğer taş kaynakları açısından çok zengin olduğunu MTA’nın çalışmalarından bilmekteyiz. Bu tepede yaşayanlar kullandıkları hammaddeleri yerel kaynaklardan getirmiş olmalıdırlar.

Çakmaktaşının yanı sıra radyolarit, mermer, serpantin, bazalt ve çay taşı gibi taşlar da yaygın olarak obje üretiminde kullanılmıştır. Bazalt taşı içinen yakın kaynak ise Küre Dağlarıdır ve bazalt ihtiyaçları için bu bölgeyi kullanmış olmalıdırlar. Kahin Tepeyerleşiminde ki Akeramik Neolitik dönem sosyal yapısını anlamamızı sağlayan ikonografik veriler bize dönemin dini inançları hakkında da önemli bilgiler vermektedir. Güneydoğu Anadolu'da görülen Akeramik Neolitik yerleşimlerdeki gibi katı, baskıcı bir dini sistem ve ruhban sınıfının varlığı söz konusudur. Kahin Tepe'de bulunan insan hayvan karışımı yani şaman tasvirleri, hayvan figürlerinin yanı sıra hibrit figürler bize ruhani yaşamın şamanik ve totamik bir toplum olduğunu göstermektedir. Tepenin mevsimsel olarak kullanıldığını düşünmekteyiz.

Bize bunu düşündüren faktörler; Araç Vadisi doğu batı yönünde yaklaşık 10.5 kilometre uzunluğunda bir koridordur. Tepenin asfalttan yüksekliği 100 metre olup Araç Çayı ile asfaltın yüksekliği 220 metredir. Tepe Vadiden yaklaşık 320 metre yükseklikte olmasından dolayı bu koridordaki hava akımı bugün dahi çok şiddetli olmaktadır. Kış aylarında ise bölgenin iklim koşulları dagöz önüne alınırsa bu dönemlerde burada yaşam hemen hemen imkansız olmalıdır. Bu sebepten dolayı tepenin yaz aylarında bir toplanma merkezi olarak, çevre bölgelerden gelen insanlarla, avlanma, bilgi alışverişi ve tapınım amaçlı kullanıldığı düşünülmektedir. Akeramik Neolitik Dönemde tepedeki alanın korunmasını ise çok yakında olması gereken daha korunaklı kaya sığınakları veya mağaralarda yaşamını sürdüren insanlar tarafından gerçekleştirildiği düşünülmektedir.

Bu nedenlerden dolayı ileriki yıllarda Kahin Tepe ve çevresinde Kültür ve Turizm Bakanlığından alınacak izinler ile bir yüzey araştırması yapılması planlanmaktadır. Bu sezon yapılan çalışmalar bize tepenin bilinçli bir şekilde seçildiği ve bu alanın belli mevsimlerde kullanıldığını düşündürmektedir. Gelecek yıllarda gerçekleştireceğimiz çalışmaların bizeyerleşim ile ilgili çok daha önemli bilgiler vereceği kesindir. Hem bölgenin Akeramik kültürü hem çevre kültür bölgeleriyle, özellikle Yakındoğu, Kafkaslar ve Balkanlar ile olan kültürel ilişkilerini anlayabileceğimizi düşünmekteyiz.

EN ÇOK OKUNANLAR

Macaristan’da Zırhı, Silahları ve Atı İle Gömülmüş Avar Savaşçısı Bulundu

Déri Müzesi'nden arkeologlar, Macaristan'ın kuzeydoğusunda, Ebes yakınlarındaki bir Erken Avar mezarında eksiksiz bir lamel zırh seti ortaya çıkardılar. Bu eser 7. yüzyılın ilk yarısına tarihlenmektedir ve şimdiye kadar büyük ölçüde sağlam ve orijinal konumunda keşfedilen ikinci Panoniyen Avar lamel zırhıdır. İlki 2017 yılında Ebes'in sadece 16 kilometre güneyindeki Derecske'de bulunmuştu.

SON İÇERİKLER