Günümüzde Bolsena Gölü'nün güneybatı kıyısındaki Capodimonte kasabasının yakınlarında kurulan Etrüsk şehri Vesnth veya Vishnth, Villanovan dönemi (MÖ 9-8. yüzyıl) gibi erken bir tarihte antik Etruria'nın kalbinde stratejik, ticari ve siyasi öneme sahip olmuş, Bisenzio MÖ 7. yüzyıl Orientalizan döneminde bölgesel önem kazanmıştır. Tarquinia, Vulci ve Orvieto gibi diğer Etrüsk şehir devletleri ve Yunanistan ve Fenike dahil olmak üzere daha geniş Akdeniz ile gelişen bir ticaret ve iletişim merkezi haline gelmiştir.

©Andrea Babbi CNR ISPC – LIEZA

Bisenzio Projesi 2015 yılından bu yana kazı çalışmalarını sürdürmektedir ve kazı sezonları boyunca yapılan keşifler, şehir devletinin Orientalizan ve Arkaik dönemlerde (MÖ 7.-6. yüzyıl) dinamik bir aristokrat elite sahip olduğunu ortaya koymuştur. Önceki çalışmalar Bisenzio'nun Etruria şehir devletleri arasındaki zenginliğini ve önemini küçümsemişti, ancak son kazılarda anıtsal bayındırlık eserleri, tapınaklar ve tören merkezlerinin kalıntıları ile şehrin ticari bağlantılarının ve derin ceplerinin boyutunu kanıtlayan zengin bir eser koleksiyonu bulundu.

2024 kazı sezonunda, MÖ 7. yüzyıl ile MÖ 6. yüzyılın sonları arasına tarihlenen mezarların bulunduğu bir nekropol alanını ortaya çıkarıldı. Bisenzio'da daha önce bulunan mezarların çoğunun aksine, bunlar yağmacıların tahribatına maruz kalmamıştı ve arkeologlara kentin cenaze uygulamaları ve toplumsal dinamikleri hakkında benzersiz bir fikir verdi. Nekropolün bir bölümü duvarlarla çevrili bir çitle korunuyordu. Arkeologlar, sınır çizgisinin daha büyük bir mezarlık alanı içindeki küçük bir aile çekirdeğini sınırladığına inanıyor. Mezarlar kısmen birbiriyle örtüşmektedir, bu da aile ilişkilerinin olası bir göstergesidir.

©Andrea Babbi CNR ISPC – LIEZA

Duvarlı bölümdeki mezarların en eskisi büyük, kalın duvarlı bir tüf lahit içermektedir. Ortaya çıkarıldığında hala mühürlüydü ve süslü seramikler, tunç bir situla (şarap kovası) ve değerli metallerden yapılmış çeşitli mücevherler gibi mezar eşyalarıyla çevriliydi. Kapak o kadar ağırdı ki, ekibin onu çıkarmak için bir ekskavatör kullanması gerekti. Bu kadar eski bir gömü için son derece nadir olan mühürlü lahit, cesedin yanında küçük bir kapla gömülmüş bir yetişkinin iyi korunmuş iskelet kalıntılarını içeriyordu.