Polonya Bilimler Akademisi Arkeoloji ve Etnoloji Enstitüsü'nden Kalina Skóra, Praehistorische Zeitschrift'te yayımlanan makalesinde, 2010 yılında Czarnówko'daki bir mezarlıkta keşfedilen kalıntıları, mezarın gömüldükten sonra uğradığı tahribat açısından ve Orta ve Doğu Avrupa Barbarlığı'ndaki diğer kaplumbağa buluntularıyla ilişkili olarak analiz ediyor.

Czarnówko, mezar 963: 1 - göl kaplumbağası; 2-4 bakır alaşımlı broşlar; 5-7 - kehribar boncuk ve kolyelerden oluşan kolye. ©M. Benysek, K. Skóra, M. Górski/De Gruyter academic publishing

Kalıntılar, bugün Avrupa'nın büyük bölümünde bulunan orta büyüklükte bir tatlı su kaplumbağası türü olan Avrupa gölet kaplumbağasına (Emys orbicularis) aittir. Roma Dönemi'nde kuzey Polonya uygun bir yaşam alanı sağlamış olmalı ve bu buluntu, göl kaplumbağalarının üremek için kuru ve sıcak yazlara ihtiyaç duyması nedeniyle o dönemde bölgede yaşanan iklim koşullarına işaret ediyor.

Gródek'teki mezarlıkta bulunan göl kaplumbağası iskeleti, mezar 42. ©Kokowski 2007/De Gruyter academic publishing

Göl kaplumbağaları Orta ve Doğu Avrupa Barbarlığı'ndaki mezarlıklarda nadiren bulunur ve bu kaplumbağa Czarnówko bölgesinde ortaya çıkarılan ilk kaplumbağadır. Kalıntılar ikincil (ya da 'soyguncu') bir çukurda bulunmuştur; bu çukur, ölen kişinin mezar eşyalarının kaldırılması ya da defin sonrası yaygın uygulamalar gibi çeşitli nedenlerle bir mezar açıldığında oluşan bir çukur türüdür. Czarnówko'daki inhumasyon mezarların yaklaşık %90'ı tahrip edilmiştir.

Gródek (PL) Mezarlığı: 1 - Mezar 42; 2 - Mezar 50. ©Kokowski 1993; çizim: K. Skóra/De Gruyter academic publishing

Kaplumbağaların yenildiğine ya da ölü gömme uygulamalarında kullanıldığına dair bir kanıt bulunmamakla birlikte, bazen evcil hayvan olarak tutuldukları bilinmektedir. Skóra, kaplumbağanın mezardaki bir çocuğun kafatasının yanında durduğunu belirtiyor. Gömme ritüelinin bir parçası olarak kasıtlı olarak oraya yerleştirilmiş ya da mezar bozulduğunda oraya taşınmış olabilir. Ancak, ikincil hendekler genellikle bir süre doldurulmadan kaldığından, kaplumbağanın kış uykusuna yatmak için hendeğe girmiş ya da kazara düşmüş ve kaçamamış olması da mümkündür.