Antik Roma’da Kadınların Ev Dışı Ekonomik Hayattaki Rolü

Pater famillias, yani Romalı bir ailenin başında bulunan, yasal ve ekonomik sorumlulukları omuzlayan ve bu sebeple hanenin yegâne hâkimi haline gelen en yaşlı ata, Roma Cumhuriyeti’nden beri aile yapısı içerisinde çok büyük bir öneme sahipti. Bu bağlamda ilgili dönemde bir kadına tanınan yetki ve sorumluluk alanı oldukça sınırlıydı.

Böylesi bir yapı içerisinde büyüyen kadın, evlendiğinde de aynı sınırlılıklara tabi biçimde eşinin idaresi altına giriyordu. Pater familiasın ölümü de bu durumu pek fazla değiştirmiyordu. MS 4. yüzyıla değin Roma hukuku içerisinde varlığını sürdüren tutela mulierum – en basit haliyle erkek soyundan gelen bir akrabanın vesayetine tabi olma durumu – kadını ömrü süresince mülk alım satımı, ticari faaliyetler gibi ekonomik ilişkilerin dışında tutmaktaydı. Dolasıyla kadının aile içerisindeki yeri ve konumu ev içi emekle sınırlı kalmaya meyilli oluyordu.

Roma’nın büyüyerek cumhuriyetten imparatorluğa dönüşmesi sürecinde kimi yasal hususlarda iyileştirmelere gidildiği görülmektedir. MÖ 2. yüzyıldan itibaren, değişen yasaların da etkisiyle Romalı kadınların ekonomik bağımsızlıklarına doğru birtakım adımlar attıklarını ifade etmek yanlış olmayacaktır. Bilhassa imparator Augustus döneminde hayata geçirilen yeni düzenlemeler bu süreci hızlandırırken, kadına bir erkek yasal koruyucu tayin eden tutela legitima imparator Claudius (MS 41-54) dönemi ile birlikte özgür doğmuş kadınlar için yürürlükten kaldırılmıştır.

Her şeye rağmen, Roma dünyası özelinde çalışan kadınlar meselesini incelerken, erkek dominasyonunu pek de şaşırtıcı bulmamak gerekir. Gerçekten de her ne kadar Roma İmparatorluğu'nun yoğunlaşan zenginliği daha ince bir iş bölümüne yol açmış ve önceki devirlere göre artık daha fazla kadın istihdamı söz konusu olsa da genel cinsiyet kodlaması önemli ölçüde benzer kalmıştır. Burada ele alınan meslekler ise, ister kendi hanesi isterse mensubu olduğu ailenin çatısı altında olsun, kentli kadınların ev içi emeğinin ötesine geçen, kamusal ya da yarı kamusal alanlardaki işkollarına dahil edebileceklerimizdir.

Eldeki veriler ışığında, Roma İmparatorluk devrinde kadınların dahil oldukları bazı iş kolları karşımıza çıkar. Şaşırtıcı olmayan bir biçimde, erkeklerin yoğun varlığı ile kıyaslandığında kadın varlığı daha düşük kalmaktadır. Mesleki sıfatlara yer verilen mezar yazıtları en önemli bilgi kaynaklarının başında gelir. Buna göre, Roma’da yapılan araştırmalar göstermektedir ki 1262’sinde erkeklerin mesleğinden söz edilirken kadınlarda bu sayı sadece 208’dir. Bu, toplamın yalnızca %14’üne tekabül eder. Ancak unutulmamalıdır ki ataerkil bir toplumda kadınların ev dışında çalışıyor olması pek hoş karşılanmıyordu ve pek tabi bu bakış açısı mezar taşlarına yansımış olabilir. Erkekler inşaat, imalat, satış, bankacılık ve taşımacılık gibi farklı işkollarında faaliyet gösterirken kadınlarda böylesi bir mesleki yelpaze söz konusu değildir. Öyle ki, oransal açıdan ele aldığımızda, kadınların yer aldığı işlerin yarısına yakını ev ile ilgili alanlara tekabül etmektedir. Kadınların görece yüksek temsil edildiği ve nitelikli meslekler kategorisine alınan berber, kuaför ve masöz gibi belirli işler ise cinsiyetçi kalıplar içerisine sıkışmış görünmektedir.

Yine de mevcut bilgiler ışığında anlaşılmaktadır ki kadınlar tuğla, kiremit, amphora, kap kacak üretimini kapsayan imalat sektörü ile büyük ölçekli kumaş ve giysi üretimini içeren tekstil sektörü gibi alanlarda faal olmuşlardır. Dahası, adı günümüze ulaşmış kimi Romalı kadınların ticaret alanında önemli roller üstlendiklerini görürüz. Elbette unutulmamalıdır ki bu kategori altında karşımıza çıkan örneklerde çoğu zaman söz konusu olan üst sınıf ve elit tabakaya mensup özgür kadınlar. Bu doğrultuda Roma’da kadınların kayda değer finansal etkinliğini bu çerçevede düşünmemiz gerekir. Yazının devamında değinileceği üzere alt tabakaya mensup kadınlar, genellikle kendilerine ait olmayan küçük ölçekli üretim ve ticaret ile alakalı işletmeler ve hizmet sektöründe yer almışlardır.

Devamı; Aktüel Arkeoloji Dergisi 104. Sayı “Antik Dönem Uygarlıklarında Aile”

EN ÇOK OKUNANLAR

Tarlada Yürüyüş Yapan Kadın 2150 Gümüş Sikke Buldu

Prag'ın güneydoğusundaki Kutnohorsk kentinde tarlada yürüyüş yapan bir kadın, çiftçilik faaliyetleri sırasında yüzeye çıkan birkaç gümüş sikkeye rastladı. Çek Cumhuriyeti'nde şimdiye kadar bulunan en büyük erken ortaçağ sikke istifini açığa çıkardığının farkında değildi.

SON İÇERİKLER