Arama Sonuçları

Elazığ’da Bir Tarlada Tesadüfen 84 Metrekarelik Mozaik Bulundu

Elazığ’da bir tarla sahibinin fidan dikmek için çukur açarken tesadüfen bulduğu, Roma ile Erken Bizans Dönemine ait olduğu değerlendirilen 84 metrekarelik tek parça taban mozaiği gün yüzüne çıkarıldı. Üzerinde onlarca hayvan, ağaç ve bitki türleri tasvir edilen mozaiğin, büyüklüğü, bordürler ve geometrik desenleriyle Türkiye’de ilk olma özelliği taşıdığı değerlendiriliyor.

Pergamon Kayalık Kutsal Alanı

Antik dönemde bir metropol olan Pergamon’un bugünkü ziyaretçileri, kent tarihinin her bir evresinden kutsal alanları görebilirler. Kentin aşağısındaki düzlük alanda antik çağda da ünlü Asklepeion ve Kızıl Avlu adıyla da bildiğimiz Mısırlı tanrılar onuruna inşa edilmiş kutsal alan bulunur. Akropoliste (yukarı şehir) büyük sunağın temelleri, kent tanrıçası Athena’nın kutsal alanı ve bir kısmı restore edildiğinden uzak mesafeden de görülebilen Traian Tapınağı (Traianeum) yer alır. Uzun zamandır bilinen ve kentin önemli noktalarında duran bu kutsal alanlar, kendilerini anıtsal mimarileri ile gösteriyorlardı.

Parion Tiyatrosunu Aydınlatan Kandil

Antikçağdaki aydınlatma araçlarının başında kandiller gelir. Genelde hediye olarak mezarlarda öbür dünyadaki yolculuğunda önünü aydınlatması amacıyla ölünün ayakucuna konulan kandillerin; evlerin, hamamların ve gymnasiumların aydınlatılmasında da kullanıldığı bilinir.

Kapının Bekçisi

Hatay il merkezinin doğu – kuzeydoğusunda, Reyhanlı ilçesinin 17–18 kilometre batısında, Asi Nehri'nin 1,5 kilometre doğusunda yer ala Tell Tayinat Höyüğü’nde, Toronto Üniversitesi Tayinat Arkeoloji Projesi tarafından yürütülen geçmiş dönem kazılarda, güneydoğudaki Neo-Hitit Patina Krallığı’nın başkenti Kunulua sitadeline olan bağlantıyı sağlayan anıtsal bir kapı kompleksi açığa çıkarılmıştır.

Anadolu Pers Sanatı

Akhamenid Dönemi boyunca Anadolu’daki sanatsal kültür, arkeologlar tarafından “Greko-Pers Sanatı” olarak adlandırılmaktadır. Bu Arkaik veya Klasik Dönem Yunan stilinde olan, ancak yine de Pers kültürü ile bağlantılı olarak tanımlanan eski betimlere kadar geri döndüğü görülen bir sanattır. Bu durum, bu zamanda Anadolu’da güçlü bir politik hakimiyeti elinde tutan Pers İmparatorluğu’nun kültürel etkisi konusunda önemli bir delil olacaktı. Ülke, zaten yüzyıllar boyunca Yunan etkisine gebe bırakılmıştı.

Astyages ve Kroisos’un Sonu: Medler, Persler, Lidyalılar

 “Dünyanın kralı, büyük kral, güçlü kral, Babil’in kralı, Sümer ve Akkad kralı, dünyanın dört bir yanının kralı, ben Kyros, büyük kral, Anša’nın kralı Kambyses’in oğlu, büyük kral, Anša’nın kralı Kyros’un torunu, büyük kral, Anša’nın kralı Teispes’in soyundan, hüküm sürmesini Bel [Marduk] ve Nebo’nun istediği kral hanedanlığının ölümsüz tohumu…

Hititlerde Din

Hitit metinlerinde Hatti Ülkesinden “Bin Tanrılı Ülke” olarak söz edilir. Metinlerdeki uzun tanrı listeleri bu ifadenin pek de abartılı olmadığını gösterir. Bu bin tanrı içinde Pala, Luwi, Hurri ülkelerinin tanrıları, Hitit öncesi Anadolu’sunun Hatti tanrıları, Yukarı Mezopotamya ve Kuzey Suriye tanrıları yer almaktadır.

Lukka Ülkesi

MÖ 2. binyıl Anadolu’sunu; Orta Anadolu’da Kızılırmak kavsi içinde Hatti, Hatti’nin kuzeyinde Pala, Kaška, doğuda Azzi Hayaša ve Išuwa, batıda Wiluša, Šeha, Arzawa-Mira ve Anadolu’nun batı kıyıları ile bir kısmı Kıta Yunanistan’da olduğu düşünülen Ahhiyawa, Hatti’nin güneybatısında Pedašša ve Walma, güneyde Kargamış, Kizzuwatna, Tarhuntašša ve Lukka gibi başlıca bölgelere ayırmak mümkündür.

Ksenophon’un Karadenizi

MÖ 430 yılında doğan ve yaklaşık MÖ 355 yılı civarında öldüğü kabul edilen, Yunanlı tarih yazarı Ksenophon’un Anabasis (Onbinlerin Dönüşü) adlı eseri, MÖ 401 yılı dolaylarında Pers kralı Artakserkses’in kardeşi Kyros’un, krallığı ele geçirmek amacıyla ağabeyine karşı başlattığı savaşa katılarak paralı Yunan askerlerinden oluşan ordu ile yaptığı uzun ve zorlu yolculuktan derlediği notlarının üzerine kurulu bir eserdir.

Irmak İnançları ve Öyküleri

Mısır, Mezopotamya ve İndus Vadisi’ndeki kadar büyük uygarlıklar yaratıp onlara beşiklik edememiş olmalarına rağmen Anadolu ırmakları da farklı biçimde yaşam ortamı sağlayan olağanüstü yerlerdi. Bunu kavramak için bir ayağınız bozkırda, diğer ayağınız ise ırmak vadisi kenarında durmanız ve ikisi arasındaki zıddiyeti seyre dalmanız gerekir.

Geçmişin Tuvalet Alışkanlıkları ve Latrinalar

Eski çağdaki tuvalet alışkanlıkları binlerce yıllık bir evrimin sonucu olarak günümüzdeki durumuna ulaşmış. Yapılan kazı ve araştırmalar en erken tuvaletlerin mimari bir tasarı olarak MÖ 3. binin başlarına kadar gittiğini gösteriyor. Yeni yapılan araştırmalar sonucunda da bu tarihi daha erkene çekmek mümkün.

Anadoluvius Turkae’nin Bulunduğu Çorakyerler Fosil Lokalitesi

Çankırı ili merkezinde yer alan ve dünyada eşine az rastlanır bir zenginlikte olan Çorakyerler fosil lokalitesi aslında 1960’lı yıllarda Maden Tetkik Araştırma Enstitüsü ile Alman Linyit Araştırma Grubunun ortak projesi çerçevesindeki araştırmalar sırasında keşfedilmiş bir alandı.

Bir Keşfin Hikayesi

Anadolu toprakları 2023 yılında da birbirinden değerli arkeolojik keşiflerle şenlendi. Dünyanın başka hiçbir coğrafyasında bulunmayan arkeolojik zenginliğe sahip olan ülkemiz, gerçekleştirilen kazılar ve araştırmalarla her geçen yıl daha da önemli bir konuma ulaşmaktadır. Bu yıl, yasa dışı yollarla yurt dışına kaçırılan pek çok kültür varlığımız,  T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’mızın yürütmüş olduğu çalışmalarla ait olduğu topraklara getirildi.

Anadolu’da Neolitik Çağ Kadın Figürinleri ve Anlamları

“Yalnızca kendi varlıklarını sergileyen nesnelerin tersine, bir yontu ya da bir resim her zaman yalnızca kendi varlığını değil, başka bir şeyi de sergiler” demiştir Alberto Giacometti. İnsan, ortaya koyduğu herhangi bir eserde salt gözlemlediği bir formu meydana getirmiş olmamalıdır. Ona yüklediği anlamlar bütününü taş, kil, ahşap, maden, kemik gibi hammaddelere aktarmış ve formu dışında objelere dönüştürmüştür.

Karahantepe’deki ‘Büst’: Şaman Başı?

Karahantepe’nin sembolü haline gelen “falluslu havuz”un en dikkat çekici unsurlarından biri de “baş” heykeli. Hafif oval planlı olacak şekilde kayadan oyularak yapılan ve içi fallus biçimli dikitlerle bezeli olan havuzun orta üst kenarındaki bu “büst”ün neyi betimlediği ciddi merak konusu.

Türk Halk Türkülerinde Değirmen Motifi ve Değirmenci Türküleri

Halk hayatının ve kültürünün her türlü görünümlerini yansıtan türküler, esas olarak aşk, ayrılık, gurbet, yiğitlik, ölüm konuları üzerine yakılmıştır. Bu özellikleriyle türküler, belirli bir sonu olan bir olayı daha fazla anlatırlar. Sonu ayrılık veya ölüm ile biten hazin bir aşk öyküsü, türkülerin en tipik konusudur. Bu durum Türk halk türküleri için olduğu kadar Avrupa kültürlerine özgü halk türküleri için de geçerlidir.

Eski Önasya’da Büyü Ritüelleri

Eski toplumlar kendilerini kirlilik, şiddet, korku, doğal afetler, doğaüstü varlıklar ve hastalıklar gibi kötü olaylardan korumak için tanrılarla iletişim kurmaya yönelik ritüeller uygular. Önceden belirlenmiş kurallara göre yapılan uygulamalar çivi yazılı tabletlerde de anlatılır. 

Balıklıgöl Heykeli

Literatürde "Urfa Adamı" olarak da bilinen Balıklıgöl Heykeli'nin  "erkek cinselliğini sembolize ettiği" yaygın bir kanı. Bu yorumun en temel nedeni, çağdaşları Göbeklitepe ve Karahantepe'de de rastlanan fallus sembolizminin zamanla Mezopotamya'da şekillenecek "babatanrı" anlayışına giden sürecin ilksel işaretleri olduğu şeklindeki varsayım. Ne var ki, döneminin koşulları ışığında yakından bakıldığında, heykelin pekâlâ farklı yorumlara açık olduğu söylenebilir.

EN ÇOK OKUNANLAR

Tarlada Yürüyüş Yapan Kadın 2150 Gümüş Sikke Buldu

Prag'ın güneydoğusundaki Kutnohorsk kentinde tarlada yürüyüş yapan bir kadın, çiftçilik faaliyetleri sırasında yüzeye çıkan birkaç gümüş sikkeye rastladı. Çek Cumhuriyeti'nde şimdiye kadar bulunan en büyük erken ortaçağ sikke istifini açığa çıkardığının farkında değildi.

SON İÇERİKLER